Özgüven ve EGO arasında

Özgüven ve EGO arasında bulunan ince bir çizgi mevcut ama bu çizgi sahip olan için değil değerlendiren kişi için geçerli. Einstein’ın tanımlamasından EGO = 1/BİLGİ yola çıkacak olursak ne kadar az bilgiye sahipsen o kadar yüksek bir egoya sahipsin, bu konuda tamamız bir itirazımız yok. İtirazımızın olduğu kısım değerlendiren! kişinin sahip olduğunuzun EGO mu yoksa Özgüven mi olduğunu anlayamaması.

Nasıl karar verebilirsiniz bir insanın samimi olduğuna, bir Özgüvene sahip olduğuna, büyüklenmediğine. Burada yeterli bir değerlendirme yapılamadığı kanısına sahibim. Neye göre bir şeyler söyleyeceksin? Sadece ve sadece ilk izlenime göre, karşıdaki insanı tanıyor musun? Hayır, hayata bakış açısını, felsefesini biliyor musun? Hayır. Peki o zaman neye göre değerlendiriyorsun? Burada Kanuni Sultan Süleyman’ın bir özelliğinden bahsetmek yerinde olacaktır, Kanuni Sultan Süleyman bir olay ile ilgili karar vereceği zaman olay yerine gider bütün verileri değerlendirir ve ondan sonra karar verirmiş. Buradan yola çıkarak değerlendirilen insan hakkında yeterli bilgi sahibi olmadan onu nasıl sağlıklı değerlendirebiliriz. Burası büyük bir soru işareti olmasına rağmen, bilmediğini bilmeyen insanlar rahatça değerlendirme yapıyor ve etiket yapıştırıyor, fazlaca üzücü bir durum.

İşlerini (iş dediğimizde kasıt her şeydir) iyi yapanların sahip olduğu iki duygu vardır,

1) İşlerini iyi yapmanın verdiği özgüven.
2) İşlerini iyi ve eksiksiz yapmanın verdiği gönül rahatlığı.

Gönlümüz rahat olsun.
Allaha emanet.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir